Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’deki her bir insanın refahını, hayat kalitesini ve standartlarını yükseltmek için asırlara bedel eserler ve hizmetler ürettiklerini, son 20 yılda inşa edilen her yapıtın, her hizmetin bu anlayışla hayata geçirildiğini vurguladı. Erdoğan, “Türkiye’nin önünü iki asırdır kullandıkları usullerle artık kesemediklerini görenlerin 2023 yaklaştıkça yeni oyunlar, yeni sinsilikler peşinde koştukları boşuna değildir. Ancak ne yaparlarsa yapsınlar başaramayacaklar” dedi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün beraberinde TBMM Lideri Mustafa Şentop, MHP Genel Lideri Devlet Bahçeli, BBP Genel Lideri Mustafa Destici, bakanlar ve AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım’la Malazgirt Zaferi’nin 951’inci yıl dönümü etkinliklerinin yapıldığı Bitlis’in Ahlat ilçesine geldi. Etkinliklere Genelkurmay Lideri ve kuvvet kumandanları da katıldı. Burada konuşma yapan Erdoğan, Malazgirt Zaferi’nin yıl dönümünde Sultan Alpaslan’ı rahmetle andığını belirterek özetle şunları kaydetti:
İMAR VE İHYA EDİYORUZ: Ahlat bizim medeniyetimizde ‘Kubbet’ül İslam’ diye tanım ediliyor. Bağrında koruma ettiği Selçuklu yadigarı mezarlıkları ve daha birçok güzellikleriyle Ahlat, maziden atiye kurduğumuz köprünün kilit taşlarından biridir. Hazreti Ömer’den Sultan Alparslan’a birçok büyüklerin bize mirası olan bu kent, tıpkı Malazgirt üzere maalesef uzunca bir mühlet ihmal edilmiştir. Malazgirt’le birlikte Ahlat’ı da tarihi ve manevi ehemmiyetine uygun biçimde tekrar imar ve ihya ediyoruz. Cumhurbaşkanlığı Külliyemizin bir şubesini de burada inşa ederek Anadolu’yu milletimize vatan yapan ecdadın mirasına sahip çıkıyoruz. Okçular Vakfımızın uğraşlarıyla yalnızca ecdadın mirasına sahip çıkmakla kalmıyor, kuşaktan nesile gururla aktarılacak bir geleneği de burada yerleştiriyoruz.
UMUDUMUZ ARTIYOR: Gençlerimizin Ahlat’a ve Malazgirt’e sahip çıktıklarını gördükçe büyük ve güçlü Türkiye’nin geleceğine olan itimadımız, 2053 vizyonundan umudumuz artıyor. Alışılmış kimileri, bu bozkıra bizim ısrarla niçin yatırım yaptığımızı, gençlerimizi teşvik ettiğimizi anlamıyor, anlamak istemiyor. Bu bölümlerin dünyanın dört bir yanındaki toplumların üstelik bizim üzere binlerce yıllık da değil yaşadıkları coğrafyadaki birkaç asırlık varlıklarını manalandırmak için icat ettikleri tarih ve kültür inşa uğraşlarını hayranlıkla takip ve takdir ettiklerini biliyoruz. Birebir kısımlar husus Türkiye olunca, mevzu Anadolu olunca, mevzu Türk milleti olunca, mevzu İslam olunca tam bir mankurtluk tutumuyla küçümseyici, alaycı, horlayıcı bir tutumun içine giriyorlar. Her ne kadar bunların kanından da olsa, imanından da vatanımıza olan aidiyetinin de kuşku duysak da kendilerine ne yaptığımızı, niye yaptığımızı tane tane anlatmayı sürdüreceğiz. Zira Cumhurbaşkanı olarak sorumluluğumuz ve mirasçısı olduğumuz medeniyetin kodları bunu gerektiriyor.
TEKBİR VE DUALAR MANEVİ ZIRHIMIZ: Elbette herkes inanmak zorunda değil. Her şey üzere iman da bir nasip sıkıntısıdır. Fakat hiç kimsenin inancı ve imanıyla canları kıymetine gayret eden, alın terini ve kanını bu uğurda akıtmakta tereddüt göstermeyen kahramanlarımıza saygısızlık etme hakkı da yoktur. Kimse duadan, tekbirden, salavattan rahatsız olmasın. Zira bu dualar, bu tekbirler, bu salavatlar kökeni, inancı, meşrebi ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti sonları içinde yaşayan herkesin, her bir ferdin istiklali ve istikbali için verilen cansiperane gayretin manevi zırhıdır.
VİZYONLARIMIZI GENİŞLETİYORUZ: Türkiye’deki her bir insanın refahını, hayat kalitesini ve standartlarını yükseltmek için asırlara bedel eserler ve hizmetler ürettik. Son 20 yılda inşa edilen her eser, her hizmet bu anlayışla hayata geçirildi. Bu ülkedeki her bir ferdin geleceğine inançla bakabilmesi için vizyonlarımızı genişletiyor ve büyütüyoruz. Yaklaşık 11 yıl evvel bugün bu vizyonun ismine 2023 demiştik. Bugün 2053 diyoruz, yarın 2071 diyerek yolumuza devam edeceğiz. Elbette kalkınmadan güvenliği, diplomasiden iktisada hiçbir alanda çabamız bitmedi, bitmeyecek.
‘Malazgirt geleceği aydınlatan ışık’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün cuma namazını Malazgirt’te kılacaklarını belirttikten sonra Han Otağı’na geçti. Burada bir müddet dinlenen Erdoğan ve beraberindekiler, daha sonra Selçuklu Meydan Mezarlığı’nı ziyaret etti. Erdoğan, “Sultan Alparslan, Malazgirt’te zafer kazandığında yalnızca Selçuklu’nun değil Rum’u, Ermeni’si, Yahudi’siyle Anadolu’daki herkesin geleceğini aydınlatan bir ışık yaktı. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’u fethettiğinde her inançtan, her kökenden insanın onurunu garanti altına aldı” dedi.
‘Parmak sallayan riyakârları asla dikkate almıyoruz’
Bugün ülkemizi dünyanın en güçlü ülkeleri ortasına sokmak için verdiğimiz demokrasi ve kalkınma gayreti, kendi vatandaşlarımız ve dostlarımızın tamamı içindir. Hiç elbet son periyottaki gayretimizin en somut örneği 15 Temmuz destanıdır. Biz bu ülkedeki her bir vatandaşımızın güvenliğini, huzurun teminat altına almak için terör örgütlerinin başını ezdik ezmeye devam ediyoruz. Cudi’de, Gabar’da, Tendürek’te, Bestler Deresi’nde ezdik, ezmeye devam edeceğiz… Güney sonlarımızı bir uçtan bir uca, 30 kilometre derinlikte bir koridorla teminat altına alana kadar çabamızın bitmeyeceğini buradan tüm dünyaya bir sefer daha ilan ediyorum. Kendileri diledikleri vakit diledikleri yere harekât düzenleyip bize ‘sakın ha’ diyerek parmak sallayanların riyakarlıklarının farkındayız ve bu samimiyetsiz tabirleri asla dikkate almıyoruz. Ülkemizin güvenlik önceliklerine nazaran, kendi planlamamıza nazaran bu operasyonları sürdüreceğiz. Daima söylediğimiz üzere ‘Bir gece aniden gelebiliriz.’ Hem de her yere gelebiliriz. Bizim başkalarından farkımız kimsenin toprağından, birliğinden beraberliğinden gözümüz yoktur. Yalnızca kendi güvenliğimiz ve dostlarımızın huzuru için çalışıyoruz.