ABD’nin turizm cenneti Hawaii eyaletine bağlı Maui Adası’nda 8 Ağustos’ta başlayan ve tarihi Lahaina kentini neredeyse büsbütün küle çeviren orman yangınlarının bilançosu ağırlaşıyor.
Ada idaresinden yapılan yazılı açıklamada, yangınlarda hayatını kaybedenlerin sayısının 111’e yükseldiği duyuruldu.
Yaşamını yitirenlerin kimlik tespitine yönelik çalışmalara başlandığı aktarıldı.
Bin 300 kişinin ise hala kayıp olduğu, arama çalışmalarının kadavra köpekleri ile sürdürüldüğü, meyyit sayısının artabileceği vurgulandı.
ABD’nin günlerdir bir numaralı gündemi olan felaketin yaraları sarılmaya çalışılırken ihmal argümanları ile ilgili skandal bir açıklama geldi.
Sağlam bir acil durum sireni ihtar sistemine sahip olan adada yangınlara karşın bu sistem etkin hale getirilmemiş ve bu karar reaksiyonları beraberinde getirmişti.
CNN International bu skandal karar üzerine bölge halkı ile konuşmuş pek çok kişi yangınlardan dev siyah dumanları görene kadar durumun ciddiyetinden haberdar olmadıklarını belirtti.
Skandalda ikinci perde ise Maui’nin Acil Durum Yönetim Dairesi Başkanı Herman Andaya’nın açıklamaları ile yaşandı.
Andaya, orman yangınları adayı kasıp kavururken ihtar sirenlerini etkinleştirmediği için pişmanlık duymadığını belirtti.
‘Sirenleri çalsaydık bile o insanları kurtaramazdık’ diyen Andaya, dağın yamacında yaşayan insanların sistem faal hale getirilse bile öleceklerini savundu.
Bir gazetecinin afet konusundaki deneyimsizliğine dikkat çekmesi ve istifayı düşünüp düşünmediğini sorması üzerine Andaya’nın yanıtı ‘çok sayıda eğitimden de geçtik. Bu yüzden vasıfsızım demek bence yanlış’ oldu.
Maui Adası’nda salı günü başlayan orman yangınları Dora Kasırgası’nın tesiriyle giderek yayılırken, 14 binden fazla turist tahliye edilmişti.
ABD Başkanı Joe Biden, Hawaii’yi afet bölgesi ilan etmiş, böylelikle adaya federal seviyede yardımın önü açılmıştı.
Biden’ın eyaletteki hasarın giderilmesi için kongreden 12 milyarlık fon yardımı isteyeceği belirtiliyor.