Ödüllü Sırp yazar Zoran Zivkoviç’ten ham maddesi edebiyat olan Papirüs Üçlemesi polisiyesi

Haber Merkezi

Sıradışı bir polisiye olan Papirüs Üçlemesi, okurun gerçeklik algısını eğip bükerken edebiyatı ve alanın tüm araçlarını polisiyenin öznesi hâline getiriyor. Birbirinden sürükleyici üç romanı aynı kapak altında sunan Papirüs Üçlemesi, yaptığı göndermeler ve ironi ile de dikkatli okurlara satır aralarından göz kırpıyor.

Daha önce yayınlanan Başka Zaman Kütüphaneleri isimli eseriyle Dünya Fantezi Ödülü’nü alan Sırp Yazar Zoran Zivkoviç’in kaleme aldığı Papirüs Üçlemesi, okurla buluştu. Polisiye türüne yeni bir soluk getiren yazar, Son Kitap, Büyük

Roman ve Ölüler Kataloğu isimli üç romanda edebiyatı araç olmaktan çıkarıp özne hâline getiriyor. Kitaplarla arası iyi olan Edebiyat Fakültesi mezunu komiser Dejan Lukiç’in incelediği üç farklı vaka da yine edebiyatın engin sularında yer alıyor.

Son Kitap, Papirüs Kitabevi’nin birkaç müşterisinin açıklanamayan ölümleriyle başlıyor. Roman boyunca bu ölümlere sebep olan son kitabın peşine düşen komiser Dejan Lukiç, hem edebiyat bilgisini konuşturuyor hem de olayı çözmek için aynı kitabın peşinden giden ajanlarla köşe kapmaca oynuyor.

Romanda, kurgudaki gerçeklikle yazarın gerçekliğinin iç içe geçtiği anlar okurun kendi gerçekliğini de sorgulatıyor.

Sayfa: 720

“BENİ BUL…”

Büyük Roman, ünlü yazar Jelena Jakovljeviç’in son romanının taslağıyla beraber içeriden kilitlenmiş bir odadan kaybolmasıyla başlıyor.

Yazarın edebiyat ajanı Ljubica Aksentijeviç’in kayıp olayını komiser Dejan Lukiç’e haber vermesinin ardından yaşanan olaylar sıradan bir kayıp olayıyla karşı karşıya olunmadığını gösteriyor.

Kayıp yazarın ve “Beni Bul” isimli son romanının peşine düşen komiser, kendini bir saklambaç oyununun içinde buluyor. Üçlemenin son kitabı Ölüler Kataloğu ise, titizlikle korunan bir nadir kitap odasında, birdenbire, eşsiz olduğu bilinen bir inkunabulumun ikinci bir kopyasının ortaya çıkmasıyla başlıyor. Komiser Dejan Lukiç bu sefer vakayı çözerken edebiyat kadar tarih bilgisini de konuşturuyor.

“BAŞKA BİR POLİSİYE MÜMKÜN”

Yazarın eser boyunca polisiye tür ile yüksek edebiyat arasında yaptığı kıyaslamalar, Zivkoviç’in polisiyeyi hafif bir tür olarak görenlere cevabı olarak yankılanıyor. Yazdığı eserle, “Başka bir polisiye mümkün” diyen Zoran Zivkoviç türe bakışını yazdığı diyaloglarla ortaya koyuyor.

Zoran Zivkoviç

HAYAL GÜCÜNÜN GÜZEL ÖRNEĞİ

Zivkoviç’in polisiye türünün olanaklarını ve sınırlarını sorguladığı Papirüs Üçlemesi, klasik dedektif hikayelerinden farklı olarak yazarın dedektife yardım ettiği, onu oyuna sürüklediği bir bulmaca olarak karşımızda duruyor. H. P. Lovecraft, Jorge Luis Borges, Italo Calvino ve Stanislaw Lem’den, Maj Sjöwall ve Per Wahlöö’nün Martin Beck serisinden ve Orczy’nin çayevi dedektifinden izler taşıyan eser, spekülatif kurgusu ve hayal gücünün güzel bir örneği olarak okurunu bekliyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir