Yaklaşık 2 bin yıl önce, milattan sonda 74’te Vezüv Yanardağı’nın patlaması sonucunda yok olan ve neredeyse nüfusunun tamamına yakını ölen Pompei’de kazılar ve araştırmalar devam ediyor. İtalya’nın en önemli tarih miraslarından olan şehir, yüzlerce yıl varlığından habersiz olunduktan sonra 1748 yılındaki kazılar sonucunda tesadüfen keşfedildi.
Keşfedildiği tarihten bu yana Pompei’de incelemeler ve kazılar devam ediyor. İtalyan arkeologlar ve bilim insanları Pompei’de yaptıkları incelemeler sonucunda kölelerin kaldığı odalar keşfettiler. Yapılan basın açıklamasında, “Antik toplumdaki en zayıfların nasıl yaşadığına dair eşsiz bir tanıklık” ifadelerine yer verildi.
Köle aile
Pompei antik kenti kalıntılarının birkaç yüz metre uzağında bir banliyö villası olduğu düşünülen evde yapılan kazı sırasında, villanın altında üç yatak, seramik bir kap, tahta bir sandık bulunan bir oda keşfedildi. 2021’in başlarında bu bölgede neredeyse hiç bozulmamış süslü bir Roma arabası keşfedilmişti. Arkeologlar keşfedilen bu odada, arabanın bakımını yapmak ve hazırlamakla görevli kölelerin barındığını düşünüyor.
16 metrekarelik odada, biri çocuk yatağı büyüklüğünde olan üç yatağın yanı sıra bir köşeye gizlenmiş sekiz amfora, tahta sandık, sandığın içinde atların koşum takımına benzeyen metal ve kumaş nesneler, seramik sürahi gibi malzemeler bulunuyor. Bu kalıntılar odada köle bir ailenin yaşadığını gösteriyor.
Roma’da köleler eşyalardan farksızdı
İtalya Kültür Bakanı Dario Franceschini keşfedilen köle odasına ilişkin yaptığı açıklamada, “Antik Pompei’de gündelik yaşamın nasıl olduğuna dair önemli bir keşif yapıldı. O dönemde yaşamları hakkında çok az bilgi sahibi olduğumuz bir sınıf hakkında yeni bilgilere eriştik” ifadelerine yer verdi. Roma kanunlarına göre kölelerin yasal kişilikleri bulunmuyordu ve eşya olarak tanımlanıyorlardı.